Loading...

Terapi Erzurum | Pedagog Abdullah Demir | Down Sendromu

Down Sendromu

Down Sendromu

Down Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Down sendromunun belirtileri arasında kısa baş yapısı (brachycephaly), yukarı eğimli göz yarıkları, tek avuç içi çizgisi, kas gevşekliği ve kısa boy yer alır. Ayrıca doğuştan kalp hastalıkları, tiroid bozuklukları, sık solunum ve kulak enfeksiyonları, uyku apnesi, görme ve işitme problemleri de sık görülür.

Zihinsel gelişim açısından ise hafif-orta derecede zihinsel yetersizlik, konuşma üretiminde zorluklar ancak sosyal becerilerde görece güçlü yönler dikkat çeker. İleri yaşlarda Alzheimer hastalığına benzer belirtiler görülme riski oldukça yüksektir.

Down sendromunun başlıca belirtileri şunlardır:

  • Kısa ve geniş kafatası (brachycephaly)
  • Yukarı eğimli göz yarıkları (up-slanted palpebral fissures)
  • Tek avuç içi çizgisi (single palmar crease)
  • Kas gevşekliği (hipotoni)
  • Kısa boy
  • Doğuştan kalp kusurları (yaklaşık %50 oranında)
  • Tiroid bezinde işlev bozuklukları
  • Sık kulak ve solunum yolu enfeksiyonları
  • Uyku apnesi
  • Görme ve işitme bozuklukları
  • Hafif-orta derecede zihinsel yetersizlik
  • Konuşma üretiminde zorluk
  • Sosyal becerilerde göreli üstünlük
  • İleri yaşlarda Alzheimer hastalığına benzer nörolojik değişiklikler

Down sendromlu hastalarda belirtiler her bireyde aynı şekilde görülmeyebilir, ancak bazı karakteristik bulgular oldukça yaygındır.

Doğum öncesi dönemde, ilk trimesterde yapılan hamilelik taramalarında ense kalınlığında artış, burun kemiği hipoplazisi (gelişim geriliği) gibi ultrason bulguları Down sendromu açısından uyarıcı olabilir.

 

Anne kanında yapılan biyokimyasal testlerde (PAPP-A ve β-hCG) bazı belirteçlerin seviyeleri de tipik bir risk profili gösterebilir. Hücre dışı DNA testi (NIPT) ise trizomi 21 için oldukça hassas bir tarama yöntemidir.

Doğum sonrası dönemde Down sendromlu bebeklerde bazı tipik fiziksel belirtiler sık görülür. Bunlar arasında yukarı doğru çekik gözler , düz ve geniş yüz yapısı, küçük ağız ve dilin dışarıda durması, tek avuç içi çizgisi, kısa boyun, düşük kas tonusu (hipotoni) ve kısa parmaklar yer alır. Bu belirtiler, yenidoğan muayenesinde fark edilebilir ve tanıyı destekler.

Down Sendromunun Çeşitleri Nelerdir?

Down sendromunun üç ana türü bulunur ve hepsi 21. kromozomun fazladan bulunmasıyla ilişkilidir. En yaygın türü tam trizomi 21 olup tüm hücrelerde ekstra bir 21. kromozom bulunur. Mozaik Down sendromunda ise sadece bazı hücrelerde bu ekstra kromozom vardır, bu da belirtilerin daha hafif olmasına neden olabilir. Robertsonian translokasyon tipi ise ekstra 21. kromozomun başka bir kromozoma yapışması sonucu oluşur ve kalıtsal olabilir.

Down sendromunun türleri şunlardır:

 

  • Tam Trizomi 21 (%95): Tüm hücrelerde üç adet 21. kromozom bulunur. En yaygın tiptir.
  • Mozaik Down Sendromu (%2): Hücrelerin bir kısmı normal, bir kısmı üç 21. kromozomludur. Belirtiler genellikle daha hafiftir.
  • Translokasyon Tipi (%3): Fazladan 21. kromozom başka bir kromozoma bağlıdır. Aileden kalıtsal geçiş gösterebilir.

Down Sendromu Neden Olur?

Down sendromu, 21. kromozomun fazladan bir kopyasının bulunmasından kaynaklanır ve bu durum genetik bir değişiklik sonucu ortaya çıkar. En yaygın nedeni tam trizomi 21 iken, mozaik yapıdaki hücre farklılıkları veya kromozomun başka bir kromozoma yapışması da sendroma yol açabilir. En belirgin risk faktörü ise anne yaşının ilerlemesidir; ancak en çok vakalar, toplam doğum sayısının fazla olması nedeniyle 35 yaş altı kadınlarda görülür.

Down sendromunun başlıca nedenleri şunlardır:

 

  • Tam Trizomi 21: Hücrelerin tamamında 21. kromozomun üç kopyası bulunması
  • Mozaik Down Sendromu: Hücrelerin bir kısmında ekstra 21. kromozom bulunması
  • Robertsonian Translokasyon: Fazladan 21. kromozomun başka bir kromozoma yapışması
  • İleri anne yaşı: Özellikle 35 yaş ve üzeri gebeliklerde risk artar
  • Nadir kalıtsal geçişler: Translokasyon tipi bazı ailelerde kalıtımsal olabilir

Down Sendromu Nasıl Teşhis Edilir?

Down sendromu, doğum öncesi taramalar ve kesinleştirici tanı testleriyle teşhis edilebilir. İlk trimesterde yapılan kombine tarama testleri (anne kanında belirli hormon düzeyleri ile ense kalınlığı ultrasonu) riski belirlerken hücre serbest DNA testi (cfDNA/NIPT) %99’un üzerinde hassasiyetle trizomi 21 varlığını gösterebilir. Kesin tanı ise gebelikte yapılan koryon villus örneklemesi (CVS) veya amniyosentez ile konur. Doğumdan sonra ise kan örneğinden yapılan kromozom analizi (karyotip) ile teşhis doğrulanır.

Down sendromu teşhisinde kullanılan yöntemler şunlardır:

 

  • Doğum sonrası karyotip analizi: Kan örneği ile kromozom yapısının incelenmesi
  • Kombine tarama testi (1. trimester): Anne kanındaki hormonlar ve ense kalınlığı ölçümü
  • cfDNA/NIPT (anne kanından genetik analiz): Trizomi 21 için yüksek duyarlılık
  • Koryon villus örneklemesi (CVS): İlk trimesterde yapılan invaziv tanı testi
  • Amniyosentez: İkinci trimesterde yapılan kesinleştirici genetik test

Üçlü ve Dörtlü Test

16-20. haftalar arası anneden kan alınarak üçlü ya da dörtlü test yapılabiliyor. Üçlü testin Down Sendromu’nu yakalama hassasiyeti %65 iken bu oran dörtlü testte %80’e ulaşıyor.

Amniyosentez

Ultrason kılavuzluğunda ince bir iğne ile fetusun çevresindeki sıvıdan örnek alınarak amniyosentez işlemi gerçekleştirilebiliyor.

CVS (Koryon Villus Örneklemesi)

11-14 hafta arasında fetusun ense saydamlığı >3 mm izleniyorsa, kromozom anormalliği riski %25 ve üzerine çıkıyor ve kesin tanı için Koryon Villus Biyopsisi yapılıyor. Ayrıca 35 yaş üstü gebelerde bu test önerilebiliyor.

CVS’de ince bir iğne ile bebeğin eşinden parça alınıyor. CVS ile 46 kromozom test edilebiliyor. CVS ve Amniyosentez yöntemleriyle yüzde 100 tanı koymak mümkün olabiliyor.

Down Sendromlu Kişilere Yaklaşım

Down sendromlu bireylere yaklaşımda sabır, anlayış ve bireysel ihtiyaçlara duyarlılık temel alınmalıdır. Erken dönemden itibaren fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerini destekleyen özel eğitim, konuşma terapisi ve fizik tedavi gibi müdahaleler önemlidir.

Ailelerin ve toplumun desteği, down sendromlu bireylerin yaşam kalitesini artırır. Dahil edici eğitim ortamları, sosyal becerilerin gelişmesini sağlar ve özgüven kazandırır. Ayrıca, düzenli sağlık kontrolleri ile tıbbi sorunların erken tespiti büyük önem taşır.

Down sendromlu bireylere yaklaşımda dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  • Erken müdahale programlarına dahil edilmelidir (fiziksel, konuşma ve uğraşı terapileri)
  • Aileler bilinçlendirilip desteklenmelidir
  • Sabırlı, sevgi dolu ve teşvik edici bir iletişim kurulmalıdır
  • Bireysel gelişim farklılıklarına saygı duyulmalıdır
  • Kaynaştırma ve dahil edici eğitim ortamları sağlanmalıdır
  • Sağlık sorunlarına karşı düzenli takip ve kontroller yapılmalıdır
  • Sosyal katılım ve becerilerinin gelişmesi için fırsatlar sunulmalıdır

Down sendromlu çocukların sağlık sorunlarının ve gelişimlerinin yakından takibi sağlanmalıdır. Erken çocukluk döneminde yapılan bu takip sayesinde kişinin hem sağlıklı hem de etkin bir yaşam sürdürmesi mümkün olur.

Ailelerin çocukları için yapacağı en faydalı eylem yıllık takiplerini düzenli yaptırmaları, onun eğitim hayatına ve sosyal hayata katılımını sağlamalarıdır.

Bu sayede, hayatın getirdiklerini yaşıtlarının gerisinde izleyen ve diğer insanların onları farklı algılamalarını da aşmak zorunda kalan Down Sendromlu çocuklar, üretken ve dolu bir hayat yaşayabilir. Down Sendromlu çocuklar iyi eğitim görürlerse kendilerine bakabilecek basit işlere yatkınlık göstererek meslek sahibi olabilir.

Olası hastalık ve risklere karşı Down sendromuna sahip çocukların takip ve tedavi süreci şunları kapsar:

  • Çocuğun gelişimini, zihinsel ve motor becerilerini, sağlık risklerini ve aşılarının takibi için Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı takibi
  • Doğum sırasında ya da sonrasında ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarının takibi için branş uzmanları (Örneğin, kardiyolog, endokrinolog, çocuk genetik uzmanı, KBB ve göz doktorları)
  • Konuşma becerilerini geliştirmek için konuşma terapisi
  • Kasları güçlendirmek ve motor becerileri geliştirmek amacıyla fizik tedavi
  • Motor becerileri iyileştirmek ve günlük yaşamdaki işleri kolaylaştırmak için mesleki terapi
  • Down sendromuna eşlik edebilecek duygusal zorlukları yönetmeye yardımcı olmak için davranışsal terapi.

Ergenlik Döneminde Down Sendromu

Ergenlik döneminde Down Sendromlu çocuklarda duygusal problemler görülebilir. Onun duygusal sağlığını desteklemenin en iyi yolu; onu evdeki, okuldaki ve toplum içindeki aktivitelerin mümkün olduğunca içinde tutmaktan geçer.

Down Sendromlu çocukların erken yaşta evin dışında fiziksel aktivitelere katılmalarının teşvik edilmesi, özellikle ergenlik ve sonrası artan obezite açısından da koruyucu rol oynar.

Down Sendromu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Down Sendromu Genetik Bir Hastalık Mıdır?

Evet, Down sendromu genetik bir durumdur. Kişide 21. kromozomdan üç adet bulunmasıyla oluşur. Bu durum genellikle rastlantısal olarak meydana gelir, ancak nadiren kalıtsal olabilir.

Down Sendromu Kalıtsal Mıdır?

Down sendromunun çoğu vakası kalıtsal değildir. Ancak translokasyon tipi Down sendromu, ebeveynlerden kalıtım yoluyla geçebilir. Bu tür durumlarda genetik danışmanlık önerilir.

Down Sendromu Doğuştan Mı Gelir?

Evet, Down sendromu doğuştan gelen genetik bir farklılıktır. Birey doğmadan önce, hücre bölünmesi sırasında fazladan bir 21. kromozomun oluşmasıyla ortaya çıkar.

Down Sendromlu Çocuk Doğurmaya Hangi Ebeveynler Daha Yatkındır?

Anne yaşı ilerledikçe (özellikle 35 yaş sonrası), Down sendromu riski artar. Ancak genç anneler de Down sendromlu bebek sahibi olabilir. Genetik faktörler de etkili olabilir.

Down Sendromu Riski Genetik Mi Yoksa Çevresel Mi?

Down sendromu genellikle rastlantısal oluşur, ancak bazı kalıtsal formları da vardır. Genetik yatkınlık nadir durumlarda etkili olabilir. Çevresel faktörlerin doğrudan etkisi bulunmaz.

Down Sendromu Riski En Çok Hangi Yaş Grubunda Görülür?

35 yaş ve üzeri annelerde Down sendromu riski belirgin şekilde artar. Ancak risk yaşla birlikte kademeli olarak yükselir ve 40 yaş sonrası daha da belirginleşir.

Down Sendromlu Bebek Sahibi Olma Riski Babada da Var Mı?

Baba yaşının artması bazı genetik sorunları etkileyebilir, ancak Down sendromu riski üzerinde annenin yaşı daha belirleyicidir. Yine de ileri yaşta baba olmak küçük bir risk artışı yaratabilir.

Down Sendromu Gebelikte Hangi Belirtilerle Anlaşılır?

Gebelikte Down sendromuna işaret edebilecek belirtiler arasında ense kalınlığı artışı, burun kemiği yokluğu veya kısalığı ve bazı organ anormallikleri bulunabilir. Bu bulgular genellikle ultrason ve tarama testleriyle tespit edilir.

Anne Karnında Down Sendromu Nasıl Fark Edilir?

Down sendromu, gebeliğin ilk veya ikinci trimesterinde yapılan ikili, üçlü testler ve ayrıntılı ultrason ile fark edilebilir. Ayrıca non-invaziv prenatal test (NIPT) ve amniyosentez gibi testlerle doğrulama yapılabilir.

Gebelikte Down Sendromu Riskini Gösteren İşaretler Nelerdir?

İleri anne yaşı, tarama testlerinde riskin yüksek çıkması, ense kalınlığında artış ve burun kemiği gelişiminin geride olması gibi bulgular gebelikte Down sendromu riskini gösterebilir. Bu durumlarda ileri tanı testleri önerilir.

Down Sendromu Ne Kadar Yaşar?

Down sendromlu bireylerin yaşam süresi son yıllarda önemli ölçüde artmıştır. Günümüzde tıbbi ilerlemeler ve iyileşen yaşam koşulları sayesinde, özellikle kalp rahatsızlıklarının tedavisindeki ilerlemeler ve genel sağlık hizmetlerinin iyileşmesi yaşam süresinin artmasına yardımcı olur.

Down Sendromu Kaç Kromozom?

İnsan yapısında genellikle 46 kromozon vardır. Down sendromlu kişilerde ise kromozon sayısı 47’dir.

Down Sendromu Ne Demek?

"Down sendromu" terimi, sendromu ilk tanımlayan İngiliz doktor John Langdon Down’dan gelir. “Sendrom” ise Yunanca “syn” (birlikte) ve “drome” (akış) kelimelerinden türemiştir, yani “birlikte görülen belirtiler bütünü” anlamındadır.

Down Sendromu Neden Olur?

Down sendromu gen yapısında oluşan bir bozukluk sonucu ortaya çıkar.

Down Sendromu En Çok Kimlerde Görülür?

Down sendromu riski genellikle 35 yaş üstü kadınlarda yüksektir. Yaş ilerledikçe bu risk artar.

Down Sendromlu Çocuklar Kaç Yaşına Kadar Yaşar?

Yaşam süresi kişiden kişiye değişen bir durumdur. Bu durum kişinin yaşam koşullarına, dış etkenlere, kişinin genetiğine ve sağlık durumuna göre değiş


Destek hattı
Destek almak istiyorum.
Destek almak istiyorum.
Telefon
Facebook
whatsapp-square-color WhatsApp
İnstagram